Tarabya İngiliz Okulları öğrencileri her yıl en az 2 sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdikleri lise eğitimlerinde, bu yıl da önemli projelere imza attı. Bunlardan birisi de Türkiye’de ilk kez kurulan ve görme engelli insanların hayatlarını kolaylaştırmaya kendini adamış olan “Rehber Köpekler Derneği” ne verdikleri destek idi. Proje kapsamında öğrenciler yıl içerisinde topladıkları bağışları, yine yıl içerisinde gerçekleştirdikleri kermeslerde önemli miktarlarda katkıda bulundular. Gecenin önemli anlarından biri de işte bu desteğin son halini aldığı ve toplam 10,000 TL’ı bağışın öğrenci konseyi başkanı Isabel Oya Trout tarafından temsili çek görselinin dernek başkanı Av. Nurdeniz Tuncer’e verilmesiydi.
Tarabya İngiliz Okulları’nın öğrencilerini dünya insanı yetiştirme vizyonuna katkı sağlayacak önemli projelerinden biri olan “Duke of Edinburgh International Award” ödül programı kapsamında bronz ödül kazanan öğrencilere ödüllerini ve sertifikalarını vermek üzere sahneye Türkiye başkanı Sultan Yılmaz sahneye davet edildi. Ödüllerin verilmesinin ardından öğrencilerin bu ödül programı kapsamında düzenledikleri etkinliklere dair bir video konuklara gösterildi.
Tarabya ingiliz Okulları mezunları, tercih ve hedeflerini, başarılarını ve teşekkürlerini sunmak üzere daha önceden kamera karşısına geçtiler. Tüm mezunların hayallerini gerçekleştirmenin mutluluğu ve gururu üzerine düşüncelerini paylaştığı ve gösterime sunulan videoda öğrenciler başarılarının sırrı olarak aldıkları eğitimden, öğretmenlerinden, eğitim müfredatından ve dünya üniversitelerine girişin neden Tarabya İngiliz Okullarından geçtiğini anlattılar.
Daha sonra ilk yıldan bu yıla kadar tüm okul birincisi mezunlar için hazırlanan ahşap TBS logosuna isim palaketi çakma töreni gerçekleştirildi. Ardından geleneksel bayrak devir teslim töreni gerçekleştirildi. Mezunlar arasından bu yıl iki adet okul birincileri Can Özmaden ve Sung Kwon On bayrağı 11. Sınıfların en başarılı öğrencileri Asya Şişman ve Hatice Özlem Aslan’a teslim ettiler.
Okul birincileri, Can Özmaden ve Sung Kwon On, hem okul birinciliğini kutlamak hem de mezuniyet konuşmasını yapmak üzere kürsüye alındı. Ortak bir konuşma hazırlayan mezunlarımız konuşmalarında şu sözlere yer verdiler;
Yaşadığımız bu güzel lise yolculuğu ve bu yolculuğun bize kazandırdıkları kalbimizin en derin köşelerinde yer etti. Şu an bu sahnede sizlerle konuşurken, Tarabya İngiliz Okullarında geçirdiğimiz iki yılı hatırlamamak imkansız. Bugün burada gördüğünüz birçok arkadaş dünyanın en iyi üniversitelerinden kabuller aldı ve bu arkadaşlar kısa bir süre sonra da dünyanın dört bir yanında Tarabya İngiliz Okullarını temsil edecek gönüllü elçiler olacak. Fakat şunu unutmamak gerekiyor ki, bizi bir araya getiren ve ilerde de bir araya getirecek en önemli şey, hepimizin Tarabya İngiliz Okullarındaki mütevazi başlangıçlarımız ve sonrasında yaşadığımız huzur dolu zamanlar olacaktır.
Okulumuza kayıt için geldiğimiz ilk günü, Janet hanımın masasında oturmayı, okulu ilk kez görmeyi ve önümüzde açılan olanaklardan o gün yaşadığımız şaşkınlığı asla unutmayacağız. “Öğrenciler gerçekten havuzu kullanabiliyor mu?” sorusunu sorduğumuzda aldığımız olumsuz cevaptan sonra “A, bak bu olmadı” diye düşündüğümüzü de unutmayacağız.
Sungkwon ve ben bu okulu başka bir seçeneğimiz olmadığı için seçtik. İki müfredatı kaynaştıran, hedeflediğimiz üniversitelere emin adımlarla yürümemize yardımcı olan ve dünyanın 27 farklı ülkesinden insanların bulunduğu bu eşsiz okulu seçmekten başka bir seçeneğimiz olmadığı için buradayız. Bu okula geldiğimiz ilk andan itibaren aramızda bir bağ oluştu. TBS’in bizi düşlediğimiz hayata, başarılara ulaştıracak bir trambolin olmasını düşünürken, TBS bununla yetinmeyip bizi güzel yarınlara ulaştıran tabiri caizse bir roket olduğunu kanıtladı.
Burada geçirdiğimiz iki sene içerisinde bizi hayallerimizdeki üniversiteye götürecek bilgiyi, ilgiyi, sevgiyi, anlayışı, ama her şeyden öte karşılıklı saygıyı öğrendik. Ve böylece büyük bir aile olduk ama öylesine bir aile değil. Arkadaşı hastalandığında koşup ona bakacak, dersleri kötü olduğunda onu karşısına oturtup saatlerce hiç sıkılmadan ders anlatacak, kimseyi yargılamadan birbirlerinin yanında olacak bir aile olduk. Ve inanın bugün bir son değil, tam tersine bu aile için daha güzel olacak şeylerin başlangıcı. Bizim, bu sahnede konuşma yapmamıza olanak sağlayan, iki yıl boyunca bize katlanan ve hiçbir yardımı esirgemeyen siz değerli öğretmenlerimize, ailemize gönülden teşekkür ediyoruz.
